Osmanlı Devleti’nde bütün teşkilat, padişahın mutlak ve ortak olunmaz egemenliğini gerçekleştirmek üzere kurulmuştu. Hükümet, eyaletlerin yönetimi, ordu doğrudan padişahın şahsına bağlı bir bütün olarak teşkilatlandırılmıştı. Bu bütünün merkezinde padişah ve saray teşkilatı bulunuyor ve ülkenin her tarafındaki bütün birimler bu merkezden yönetiliyordu. Devletin payitahtı (yönetim merkezi) İstanbul’du. |
30.06.2017 |
Saray, padişahın güvenilir ve yetenekli kullarının yetiştiği, gerekli bilgi ve deneyimleri kazandıktan sonra, yönetim örgütü içinde önemli görevlere getirilecek insanların seçiminin yapıldığı bir merkez, diğer önemli bir özelliğiyle bir okuldu. |
30.06.2017 |
27.07.2017 |
Erbaa adının kaynağı ve zaman içerisindeki değişimi,çeşitli kaynaklardan araştırıldğında karşımıza birçok veri çıkmaktadır.Örneğin,bugünki Erbaa’nın temelini Erek Köyü ve mahallesi oluşturmaktadır. Erek, bazı ansiklopedik bilgilere ‘Herek’ olarak da kullanılmaktadır. Herek kelimesi; uzun sopa,fasulye sırığı,asmaların yere yatmasını önlemeye yarayan kazık anlamında kullanılmıştır.Uzun bir zaman ‘Erek’ olarak adlandırılan bölgeye,Tanzimat Dönemi’nde ‘Nevahi-i Erbaa’ ismi verilmiştir. |
21.06.2017 |
BİR ZAMANLAR ERBAA
Bir bölgenin yakın tarihi bir açıdan yaşayan tarihleri olan yaşlılarıdır. Onları yaşayan tarih kaynakları olarak niteleyebiliriz. Onların hem insani anlamda hem de tarih anlamında çok değerli olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda Eski Erbaa’yı koca çınarlara sorduk. Onların dilinden Erbaa’nın tarihi, kültürel, sosyal ve ekonomik özelliklerini aldık. İşte depremlerle ilgili anlattıkları:
|
04.07.2017 |
28.12.2020 |
Nafıa kelimesi günümüz Türkçesine “Bir yeri bayındır duruma getirmek için yapılan işlerin tamamı, bayındırlık işleri” şeklinde çevriliyor. Nafıa Nezareti ilk defa 1848 yılında Osmanlı Devleti’nde oluşturulmuştu. Milli Mücadele döneminde , TBMM açıldıktan üç gün sonra 26.04.1920 tarihinde oluşturulan on encümen arasında Nafıa Encümeni de bulunuyordu. |
20.06.2017 |
Birinci Grup dışında kalmış olan mebuslarda bir derlenip toparlanma, birbirlerine yanaş-ma ve sokulma başladığı görüldü. Trabzon Mebusu Ali Şükrü, Mersin Mebusu Salâhaddin, Samsun Mebusu Emin, Kayseri Mebusu Ahmet Beylerin önderliklerinde bir araya gelen bu mebus¬lar da başka bir grup kurdular, onlar da kuruluşlarını resmen meclis başkanlığına bildirdiler ve sıraya göre ikinci kurulan g¬rup olduklarından İkinci Grup diye anıldılar. |
20.06.2017 |
TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ
DEĞİŞİM
- İnsan ve toplum davranışlarında değişim
- Çalışma hayatında değişim
- Ticarette değişim
- Pazar anlayışında değişim
- Toplum bilincinde değişim
- Yönetim anlayışında değişim
|
21.06.2017 |
1 ... 16 17 18 19 20 21 22 23 24 ... 33 |